Sakine'nin 'kavgası' izleyici ile buluşuyor 2016-01-06 09:11:06 DİYARBAKIR (DİHA) - Paris'te katledilen 3 Kürt kadın siyasetçiden PKK'nin kurucu kadrolarından Sakine Cansız'ın yaşamını anlatan belgesel, 9 Ocak'ta Diyarbakır'da izleyici ile buluşacak. Cansız'ın kitabına adını verdiği 55 yıllık mücadele yaşamını özetleyen "Sara- Hep Kavgaydı Yaşamım" adıyla çekilen belgeselin yapımcıları arasında yer alan Elif Engil Şimşek, "Sakine dokunduğu her kişi etkilemiş" dedi. PKK'nin öncü kadrolarından ve yaşamıyla sadece Kürt kadınlarına değil dünyada direnen tüm kadınlara rehber olan Sakine Cansız'ın (Sara) hayatını anlatan "Sara-Hep Kavgaydı Yaşamım" kitabının perdeye taşındığı belgesel 9 Ocak'ta Diyarbakır'da izleyici ile buluşacak. 2013 yılının Mayıs ayında çalışmalarına başlanan belgesel için Türkiye, Kuzey Kürdistan, Güney Kürdistan ve Avrupa olmak üzere 4 ayrı merkezde kadın ekipleri çalışma yürüttü. Kürt yönetmen Halil Uysal'ın öğrencilerinden olan Dersim Zêrevan'ın yönetmenliğini yaptığı belgeselin yapımcılığını da Bircan Delal Yıldız, Elif Engil Şimşek ve Şehbal Şenyurt üstlendi. Belgesel için Cansız'ın çocukluk, gençlik, cezaevi yıllarının yanı sıra Ortadoğu, dağ ve Avrupa'daki mücadele dönemine tanıklık eden 70'in üzerinde kişiyle görüşme yapıldı. Belgeselin müzikleri ise Derismli müzisyenler Mikail Aslan ve Cemil Qoçgiri tarafından hazırlandı. 1 saat 35 dakikadan oluşan belgeselin esas dili Kürtçe'nin Kurmancî olan lehçesi olmasına karşın Türkçe, İngilizce, Almanca, İtalyanca, Flamanca ve Fransızca olmak üzere 7 dilde izleyiciyle buluşacak. 'Kendisi yazmıştı belgeselin senaryosunu' Belgesel yapımcılarından Elif Engil Şimşek, belgeselin çıkış sürecini ve kendisi üzerinde yarattığı etkiyi anlattı. Cansız'ın katledilmesinin hemen ardından arkadaşlarının onun belgeselini yapmak istediğini ve kitabının referans alındığını söyleyen Şimşek, "Yani kendisi yazmıştı belgeselin senaryosunu diyebiliriz. Kitabı konu alarak biz tarihsel süreçleri oradan anlatarak ve o dönemlerdeki Sakine Cansız'ın hayatına tanıklık eden kişileri bir araya getirerek kendi anlatımlarını da içine koyarak oluşturduk" dedi. Sakine Cansız toplumla özdeşleşmiş bir kadın devrimci Cansız'ı daha önce tanımadığını ve Fransa'da katledildikten sonra "Sakine Cansız kimdir?" diye bir soru sorarak yola çıktığını belirten Şimşek, "17 Ocak'ta Diyarbakır'da binlerce kişi cenazesine katıldı. Sakine Cansız'ın özellikle beni etkileyen yanı Kürtlerin onu ne kadar sahiplendiğiydi. Sonra onun Kürt siyasi hareketinin kurucularından biri olduğunu öğrendim. Dolayısıyla bu teklif geldiğinde çok heyecanlandık. Sakine'yi tanımak adına ben de büyük bir heyecan yarattı ve gönüllülük temelinde ben de dahil olmak istedim" diye konuştu. Şimşek, belgeselin fikrinin dağda oluştuğunu dile getirerek, sonradan Avrupa ve Türkiye'de de bir ekibin oluşturulup senaryo ve kurgu için Hewlêr'de bir araya geldiğini belirtti. 'Dokunduğu her şeyi etkilemiş' Sakine Cansız adının kadın özgürlük mücadelesiyle özdeşleştiğini dile getiren Şimşek, "Bu yüzden projenin ortaya çıkmasını da kadınlar üstlendi. PKK'nin kuruluşunda da yer alan tek kadın devrimci. Dolayısıyla kadın özgürlük mücadelesindeki rolü ve etkisi çok büyük Sakine Cansız'ın. Kadınlar üzerindeki etkisi de çok büyük. Sakine dokunduğu her kişi etkilemiş ama ben şunu gözlemledim. Sakine aramızdan ayrıldıktan sonra da Kürt siyasetindeki kadınları çok büyük derecede etkilemiş bir şahsiyet" ifadesinde bulundu. 'Sakine bir derya' Kitaplarını okudukça Sakine Cansız'ı tanıyıp ve hayatından çok etkilendiğini vurgulayan Şimşek, belgeselin Cansız'ın daha çok tanınmasını, kitaplarının daha çok okunmasını sağlayacağını ifade ederek,"Yaşamında devrimci, savaşçı kişiliğiyle, kadın bilincinin bu kadar yüksek olduğu inatçı kişiliğiyle çok etkileyici bir yaşam öyküsüne sahip. Müthiş bir anlatım diline sahip. Sakine Cansız biz bu belgeseli çekerken bizim için bir deryaydı. 40 yıldır mücadelenin içinde büyük bir hayat hikayesi. Ne denli, ne kadar yansıtabiliriz hep bunun kaygısıyla yaklaştık" dedi. 'Acılar hep tazeydi' Çekimlerin zorlayıcı geçtiğine dikkat çeken Şimşek, "Sakine Cansız'ın dokunduğu her insanda büyük bir etkisi var. Ve onun hayatına tanıklık eden insanlarla görüştük. Onları bir araya getirdik. Dolayısıyla acılar hep tazeydi. Diyebilirim ki her röportaj da her anlatımda gözyaşı döktük onlarla beraber. En zor tarafı buydu yeniden yeniden yaşamak" diye konuştu. 'Hayatı, Kürt siyasi hareketinin belgesi' Sakine Cansız'ın, kitabında daha çok Kürt siyasi hareketinin tarihi olduğunu söyleyen Şimşek, "Belgeseli de Kürt siyasi hareketinin tarihi şeklinde Sakine'nin tanıklığı ve yaşamıyla beraber götürerek o şekilde anlattık" dedi. Şimşek, belgeseli çektiklerinde kendisini şaşırtan bir durumu ise şöyle anlattı: "Konuştuğumuz kişilerin çoğu Sakine'nin her sabah 6 da koştuğunu söyledi. Gittiği yerde sorduğu ilk şey koşabileceği spor yapabileceği bir yer var mı oluyor. Cezaevi, dağ, Avrupa her yerde bunu soruyor. Bu onun ne kadar disiplinli olduğunu gösteriyor." 'Zarif, devrimci bir kadın Sakine Cansız' "Kuzeninin, devrimcilik zarafetle buluşunca ne kadar güzel oluyor ve ne kadar da yakışıyordu Sakine Cansız'a" dediğini belirten Şimşek, "Zarif, devrimci bir kadın Sakine Cansız" sözleriyle Cansız'ı tarif etti. Şimşek, babasının, Sakine Cansız'ın arkasından yaptığı ağıtı çalıp söylerken çok etkilendiklerini anlattı. "Bu belgesel çalışmasında yer aldığım için kendimi çok şanslı hissediyorum" diyen Şimşek, hem Cansız'ı hem de Kürt siyasi hareketini yakından tanıma fırsatı bulduğunu söyledi. Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez'in katledildiği Paris'te 4 Ocak tarihinde gösterimi yapılan belgeselin Kürdistan'daki galası 9 Ocak'ta Diyarbakır Kayapınar'da bulunan Cigerxwin Kültür Merkezi'nde ve 19 Ocak'ta da İstanbul'da yapılacak. (se/dm/ns)