Koma Jinê Sûrê direnişin halayını çekiyor 2016-05-16 09:05:28 SADİYE ESER İSTANBUL (DİHA) - Sûr'da devam eden soykırım saldırılarına karşı sanat cephesinden yanıt vermek için Dicle Fırat Kültür ve Sanat Merkezi çalışanı kadınlar tarafından kurulan halay ekibi Koma Jinê Sûrê, savaş ve soykırım politikalarına karşı direnişin halayını çekiyor. "Sokağa çıkma yasağı" adı altında talan ve yıkım saldırılarının 167 gündür sürdüğü Amed'in (Diyarbakır) Sûr (Sur) ilçesindeki Dicle Fırat Kültür ve Sanat Merkezi'nde sanat faaliyetleri yürüten kadınlar, kurdukları govend (halay) ekibiyle yıkım politikalarına karşı direnişin halayını çekiyor. Koma Jinê Sûrê adıyla kurulan ve ilk defa Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) tarafından İstanbul'da düzenlenen Kürt Kültür ve Sanat Festivali'nde sahne alan grup, savaş politikalarına kültür sanat cephesinden cevap olmaya çalışıyor. 'Sûr'a yapılan saldırı kültürel soykırımını da içeriyor' Grubun eğitmeni Berivan Kızıl, yaklaşık 15 yıldır Dicle Fırat Kültür ve Sanat Merkezi çalışmalarında yer alıyor ve 8 yıldır halk dansları ekiplerine eğitim veriyor. Kızıl, Sûr'da yaşanan soykırım saldırıları ile birlikte kendi cephelerinden böylesi bir çalışma yapmayı uygun bulduklarını ve çalışmalarına hız verdiklerini söyledi. Sûr'a yapılan saldırının bir boyutunun da kültürel soykırım olduğunu vurgulayan Kızıl, kültürel soykırıma karşı kültür direnişine de kadınların öncülük yapacağını düşünerek, Koma Jînê Sûr grubunu kurduklarını söyledi. 'Kültür ile can bulalım' Kültür sanat faaliyetlerinin önemine işaret eden Kızıl, "Hiçbir şekilde kültür ve sanattan uzaklaşmamalıyız. Böylesi süreçlerde kültür ve sanat ile can bulmalıyız. Kültür ve sanatı daha çok özümsemeliyiz" dedi. Sanatçıların da savaş politikasına karşı sanatsal üretimleriyle yanıt vermesi gerektiğini ifade eden Kızıl, tüm topluma Kürt kentlerinde devam eden soykırım saldırına karşı duyarlı olma çağrısında bulundu. 'Sûr halkının sesini duyurmak istiyoruz' Koma Jînê Sûrê üyelerinden Selda Ekin ise 3 yıldır Dicle Fırat'ta yer alıyor. "Yaşanan katliamlar, ölümlere bir cevap gerekiyordu. Bunun için sanat ve kültür olarak cevap olmak gerekiyordu" diyen Ekin, Sûr'da yaşananların kabul edilemeyeceğini ve kültür sanatın bu tür zamanlarda daha etkin olması gerektiğini söyledi. Sûr'da yaşananlara karşı herkesin duyarlı olması gerektiğini vurgulayan Ekin, "Evet Sûr'da bir savaş var. Ama unutmasınlar ki bu savaşın ucu onlara da değebilir. Herkes elini vicdanına koymalıdır. Sûr halkının sesini duyurmak istiyoruz" dedi. (çk/fç)