Cinsel istismar sistem değişikliğiyle önlenebilir 2016-08-29 09:08:29 MERSİN (DİHA) - Ülkede son dönemde artan çocuğu yönelik cinsel istismar ve saldırılara tepki gösteren Mersin'deki kadınlar, basına yansıyanların buzdağının görünen kısmı olduğunu belirterek, "Erk sistemin beslediği her bireyin potansiyel bir istismarcı, tacizci, şiddet uygulayan erkek olduğunu hepimiz biliyoruz. Toplumsal ve sistemsel bir değişime ihtiyaç var" dedi. Yetkililerin cinsel saldırıya maruz kalan çocukların "çığlık atsın" önerilerinde bulunduğu Türkiye'de artan cinsel saldırı ve istismar, çocukların yeterince ve etkili bir şekilde korunmadığını gözler önüne seriyor. Ülkenin bir "ayıbı" olarak kamuoyunun tepkisine neden olan çocuğa yönelik cinsel saldırı ve istismar vakaları tüm tepkilere rağmen yetkililerin duyarsızlığı nedeniyle her gün gündeme gelmeye devam ediyor. Son bir hafta içerisinde Dîlok'un (Antep) İslahiye ilçesinde 9 aylık bebeğe yönelik cinsel istismar olayı tartışılırken bu kez Mersin'de 9 yaşındaki Suriyeli L.A. isimli çocuk ve 11 yaşındaki H.D. isimli çocuğa yönelik cinsel saldırı ve istismar gündeme geldi. Yaşananlara tepki gösteren Mersin'deki kadın örgütleri, bir an önce toplumsal farkındalık yaratılmasını istedi. "Evet, maalesef çok üzülerek söylüyorum ki çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarında artış var" diyen Mersin Bağımsız Kadın Derneği Başkanı Ayla Oran Erciyas, basına yansıyanların buzdağının görünür yüzü olduğunu söyledi. 'Toplumsal ve sistemsel bir değişime ihtiyaç var' Kadına ve çocuklara yönelik artan şiddet ve saldırıların erk sisteminin politikalarından kaynaklandığını kaydeden Erciyas, "Hayatın tüm alanlarından kadınları dışlayıcı politikalar, kadın elinden, dilinden, fikrinden ve etkisinden yoksunlaştırılmaya çalışılan toplumsal yaşamın vardığı yer burası oldu. Şaşırtıcı bir sonuç değil aslında ifade etmekten bile korktuğumuz, beklenen sonuç" şeklinde konuştu. Akdeniz Belediyesi İŞTAR Kadın Merkezi Psikologlarından Fahriye Cengiz de, Ensar Vakfı olayında erkek dayanışması ve erk-iktidar dayanışmasını somut bir şekilde çocuk bedeni üzerinden nasıl ortaklaştığını gördüklerini söyledi. Çocuğa yönelik istismar vakalarının da kadına yönelik istismar ve şiddet vakalarında olduğu gibi politik ve erk sistemden kaynaklandığının görülmesi gerektiğinin altını çizen Cengiz, "Çocuk istismarı meselesinde de erk sisteme karşı mücadele etmemiz gerekiyor. Erk sistemin beslediği her bireyin potansiyel bir istismarcı, tacizci, şiddet uygulayan erkek olduğunu hepimiz biliyoruz" diye belirtti. Kadına ve çocuğa yönelik politika ve söylemlerin kadına ve çocuğa yönelimi arttırdığına dikkat çeken Cengiz, toplumsal ve sistemsel bir değişime ihtiyaç olduğunu söyledi. 'Ortak hareketle farkındalık yaratılmalı' Cinsel istismara maruz kalan çocukların güven sorunuyla büyüdüğüne vurgu yapan Cengiz, özellikle bu çocukların çekingen olarak yetiştiğini dile getirdi. Cengiz, bu çocukların kurduğu ilişkilerde kendini tamamen koruma ve soyutlamaya dönük davranış problemlerinin gelişeceğini ve bunun da güvensiz bir toplum, güvensiz bir nesil yetişmesi anlamına geldiğini aktardı. Cengiz, tüm toplumsal kesimlerin ortak hareket etmesiyle bir farkındalık yaratılması gerektiğini söyledi. Tüm yaşatılan travmalara karşı var olan cezasızlığa dikkat çeken gazeteci Cansu Budancanamak, toplumdaki sessizliğin bu vakaların artmasına neden olduğunu kaydetti. Budancamanak, özellikle bu tür olayların basın tarafından doğru takip edilerek gündeme getirilmesi gerektiğini ifade ederek, bu tür olaylarda basının rolünün teşhir olduğunu söyledi. (ba/st/pu)