Otopsi raporlarında ne gizleniyor?

2016-10-29 09:05:44

WAN (DİHA) - Artemêt'te 12 HPG'linin infaz edilmesinin ardından başlatılan soruşturmaya ilişkin 10 ay geçmesine rağmen hiçbir gelişme yaşanmazken, otopsi raporları da çıkmasına rağmen ailelere verilmiyor. 

Wan'ın Artemêt (Edremit) ilçesinde bağlı Yenimahalle Mahallesi’nde bir evde 10 Ocak'ta devlet güçleri tarafından komplo yöntemiyle infaz edildikleri açıklanan 12 HPG gerillası hakkında Malatya Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan otopsi raporları, üzerinden 10 ay geçmesine rağmen avukat ve ailelere verilmiyor. Otopsi raporlarının Van Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen soruşturma dosyasına getirilen gizlilik kararı gerekçesiyle aile ve avukatlara verilmediği belirtilirken, başından beri olayı takip eden HDP Wan Milletvekili Bedia Özgökçe, devletin yaşam hakkını korumak yerine ölümü tercih ettiğini söyledi. Özgökçe, “Suç tipine ya da kimliğine bakılmaksızın sağ olarak yakalama şansı varken ölüm tercih edilmişse orada bir infaz kuşkusu her zaman vardır" diye konuştu.

'Otopsi raporları verilmiyor'

Olaya ilişkin başlatılan soruşturmaya “gizlilik” kararı getirildiğini vurgulayan Özgökçe, otopsi raporlarının ise ne avukatlara ne de ailelere verilmediğini söyledi. Dosyaya getirilen gizlilik kararına dikkat çeken Özgökçe, şunları söyledi: “Gizlilik kararı varsa bir dosyada Türkiye'de şahit olduğumuz bütün vakalarda olduğu gibi üstü örtülen ısrarla kapatılmaya çalışılan bir şeyler vardır. Ve bu olayda da biliyoruz ki infaz kuşkusu var. Toksit inceleme yapılmıştı Malatya'daki otopsiler sırasında ama bu otopsilerle ilgili bir gelişme halen yok. Ne dosyaya bakan avukatlara ne de ailelere ulaşan bir bilgi halen yok. ‘Gizlilik kararı var’ adı altından dosyayla ilgili hiçbir şey paylaşılmıyor ve bu şüphelerimizi de arttırıyor. Yani burada bir infaz olduğunu düşünüyoruz, şüpheden öteye geçmiş durumda. Olaydan sonra Valiliğin tepkisi, basına çıkan bilgiler aşağı yukarı gösteriyor bunu.”

'Tapkiçisi olacağız'

HPG'lilere ait cenazelerde otopsi işlemlerinin imkan olmasına rağmen Wan'da değil de Malatya'da yapılmasının da düşündürücü olduğunu belirten Özgökçe, "Uzun yılları da alsa, geçen sene 12 HPG gerillasının ölümüyle başlayan süreçten itibaren Van'da birçok yerde bu tarz infaz olayı yaşandı. Bunların hepsinin takipçisiyiz ve sorumlular hesap verene kadar da hesap sormaya devam edeceğiz. Yaşam hakkı hiç kimsenin ihlal edebileceği bir durum değildir" diye konuştu. 

Görgün tanıkları: Çatışma yaşanmadı

HPG gerillalarının infaz edildiği 10 Ocak günü ajansımızın görüştüğü görgü tanıkları, söz konusu evde hiçbir çatışmanın yaşanmadığını evin zırhlı araçlardan polisler tarafından ateş altına alındığını belirtirken, aynı olayda yaşamını yitirdiği öne sürülen bir polisin de özyönetim direnişi sırasında Şırnex'in (Şırnak) Cizîr (Cizre) ilçesinde yaşamını yitirdiği ortaya çıkmıştı. 

Çatışmanın ardından olay yerine giden STK'lerin yaptığı incelemelerden sonra açıklamalarda bulunan heyet, evden dışarıya tek bir kurşun bile atılmadığını gözlemlediklerini belirtmişti.  

Öte yandan konuya ilişkin HPG tarafından yapılan resmi açıklamada ise 12 gerillanın zehirlenerek infaz edildikleri belirtilerek, şunlar belirtilmişti: " Açık ki söz konusu evde ciddi bir çatışma yaşanmamıştır. 12 silahlı, tecrübeli ve profesyonel HPG gerillasının bulunduğu bir mekanı Türk devlet güçlerinin yarım saat ya da bir kaç saat içerisinde etkisiz kılması mümkün değildir. En azından 2-3 günlük bir çatışma yaşanabilirdi. Çünkü bunun için gerekli olan imkan ve malzeme söz konusudur. Ancak grubun çok kısa sürede etkisiz kılınmasının bir komplo yöntemiyle gerçekleştiği açıkça görülmektedir. Ya bir biçimde temin edilen gıda malzemelerine zehir konularak etkisiz kılınmışlardır; veyahut bayıltıcı bir gaz kullanılması suretiyle bu arkadaşlarımız hareket edemez, çatışamaz konuma getirilmişlerdir. Zaten basına yansıdığı kadarıyla en az 6 arkadaşımızın alnından kurşunlanmış olması da bunun güçlü bir kanıtıdır. Belki söz konusu zehirden az etkilenen 2-3 arkadaşımız yarı baygın bir halde dışarı çıkmış ve çatışmış olabilir ama grubun tümünün bir komplo ve ihanet yöntemiyle etkisizleştirildiği kesindir."

(ebk-sk/rk/ns)