Taşa Yazılmış Hatıralar ekibi: Ödül Kürt Sineması'nın zaferidir
ANTALYA (DİHA) - Antalya Film Festivali'nde 'En İyi Yabancı Film' ödülünü kazanan "Taşa Yazılmış Hatıralar" filminin yapımcısı Mehmet Aktaş, yaralı bir coğrafyanın insanlarını anlattığını belirttiği filmin elde ettiği başarının Kürt Sineması'nın zaferi olduğunu söyledi. Yönetmen Shewkat Amin Korki ise "Bu ödülün Kürt kadınları ve Kürdistan halkını gururlandırıp, mutlu etmesinin kendileri için ayrı bir duygu olduğunu" ifade etti.
Geçmiş yıllarda "Altın Portakal" olarak organize edilen bu yıl ise yapılan değişiklikle "52. Uluslararası Antalya Film Festivali" olarak düzenlenen festival, birbirleriyle yarışan ve ödül kazanan filmler yerine ödül gecesinde yapılan konuşmaların içeriği ve sansür ile gündeme geldi. Festivalde, 'Uluslararası Yarışma' kategorisinde 10 filmle yarışan "Taşa Yazılmış Hatıralar-Bîranînen li ser Kevirî" filmi "En İyi Film" ödülünü kazandı.
Yönetmenliğini Kürt sinemacı Shewkat Amin Korki'nin, yapımcılığını ise Mehmet Aktaş'ın yaptığı filmin ödül kazandığı geceye, yapımcı Aktaş'ın "Yılmaz Güney gibi Kürt ve Türk halklarının birlikte yaşamasını isteyen barış elçilerine, Türkan Elçi'nin şahsında bu ödülü Tahir Elçi, Cizre'de, Diyarbakır'da çocuklarını kaybeden bütün Türk ve Kürt annelerine bağışlıyorum. İstiyorum ki adı çözüm süreci barış süreci neyse, yaralı coğrafyamıza barış gelsin" sözleri damgasını vurmuştu.
Yapımcı Aktaş, ülkede yaşananları ve ödüllü neden Tahir Elçi'ye adadıklarını DİHA'ya değerlendirdi.
Ödülü Elçi'ye adamalarının kendileri için şeref olduğunu söyleyen Aktaş, "Katledilen Tahir Elçi'nin ve daha nicelerinin kimler tarafından katledildiğini biliyoruz. Onlar bizim için çok değerli şahsiyetlerdir. Bu sebeple ödülü onlara adamaktan onur duyuyorum" dedi.
'Sanatçı yaşadığı çağa tanıklık etmelidir'
Film yapma amaçlarının eğlence ve ajitasyon olmadığının altını çizen Aktaş, yine insanları eğlendirmek için film yapmadıklarını kaydetti. Filmlerinin yaralı bir coğrafyanın insanlarını anlattığını kaydeden Aktaş, şunları söyledi: "Bizim hayatımızdan, kendi halkımızın acılarından kareler i yansıtıyor. Sanatçıların yaşadığı çağa tanıklık etmesi gerektiğini düşünüyorum. Yaşadıkları yüzyılın kendi ülkelerinde bir değişime, özgürlüğe dönüşmesi konusunda sanat yapmaları gerektiğini düşünüyorum. Yaptığımız filmler halkların özgürlüğüne katkı sunmuyorsa yapılan filmin çokta önemi yoktur. Biz bu toplumun acılarından besleniyoruz ve buna tercüman olmak zorundayız."
'Bu halkın en güzel çocukları hiç beklenmedik bir anda aramızdan gitti'
Elçi'nin aslında bir sembol olduğunu da belirten Aktaş, Elçi şahsında aslında Kürt halkının katledilmek istenildiğini söyledi. On binlerce Kürt annesinin yaşanan savaştan dolayı acı çektiğini belirten Aktaş, "Bu halkın en güzel çocukları hiç beklenmedik bir anda aramızdan gittiler. Biz bunlara saygı duyarak işimizi yapmaya çalışıyoruz" diye konuştu.
'Ödül Kürt Sineması'nın zaferidir'
Bu nedenle de Antalya'da aldıkları ödülün "Kürt Sineması'nın zaferi" olduğunun altını çizen Aktaş, "Bu ödülü Antalya'da Uluslararası dalda almamızın ironik bir tarafı da var elbette. Bizim buraya yabancı olarak gelip, dünyalı olarak kabul edilip, büyük ödülü almamız Kürt Sineması'nın zaferidir" şeklinde konuştu.
'Bu adımımızın özgürlüğe ve Kürt halkına katkı sunmasını diliyorum'
Elde edilen başarının çok önemli olduğunu kaydeden Yönetmen Shewkat Amin Korki de ödülü aldıkları için çok mutlu olduklarını ifade etti. "52 yıllık festivalden böyle bir sonuçla ayrılmak hem bizim için hem de Kürt Sineması için büyük bir başarıdır. Aldığımız ödülü Tahir Elçi'ye ve Kürdistanlı annelerimize adadık. Çok değerli bir Kürt şahsiyetidir Tahir Elçi ve dileriz ki bu ödül ona layık olur" diyen Korki, bu adımlarının özgürlüğe ve Kürt halkına katkı sunmasını diledi.
Özellikle Türkiye'de bir Kürt filminin ödül almasının çok ayrı bir başarı olduğunu söyleyen Korki, bu ödülün Kürt kadınları ve Kürdistan halkını gururlandırıp mutlu ediyor olmasının kendileri için ayrı bir duygu olduğunu da ifade etti.
Korki, son olarak "Ödülü adadığımız Tahir Elçi ve yaşamını yitiren Kürt Kadınlarını anıyorum" dedi.
(fi/pu/öç)