DİHA - Dicle Haber Ajansı

Gençlik

ÖDGK: 8 Mart ruhu Cizre, Sur, Nusaybin, Derik ve Gever'de

 
26 Şubat
12:46 2016

İSTANBUL(DİHA) - ÖDGK, Mirabel kardeşlere yapılanların bugün Cizre ve Sur'da yapılmak istendiğini belirterek, 21. yüzyılın 8 Mart direniş ruhunun Cizre, Sur, Nusaybin, Derik, Gever olduğunu belirtti. 8 Mart'ta kadınları alanlara çağıran ÖDGK, "8 Mart ruhunu kadın direniş ve örgütlülüğüyle, yaratacağımız özgür yaşam alanlarımızda kadınca rengimizle, irademizle buradayız, kararlıyız, kazanacağız" vurgusunu yaptı.

Özgür Demokratik Genç Kadın (ÖDGK), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle HDP İstanbul il binasında açıklama yaptı. ÖDGK adına açıklamayı ÖDGK İstanbul üyesi Reşan Tatar yaptı. Türkiye'de artan kadına yönelik şiddet ve cinsel saldırı gerçekliğinin Türkiye tarihinin geçmişine dayandığına dikkat çeken Tatar, zaman, mekân ve koşullar her ne kadar değişse de mevcut eril zihniyetin kendisini her formata uydurma çabası içinde olduğunu söyledi. "Kadın kahramanlarımız sadece sistemi değil, hem köleleştirilen kadını hem de zayıf, çaresiz erkeği öldürmüş, yerine direniş sembollerimiz olan Pakize'leri, Seve'leri, Fatma'ları, Dilan'ları yaratmış, kadın direniş geleneği haline getirmiştir" diyen Tatar, 21. yüzyılın 8 Mart direniş ruhunun Cizre, Sur, Nusaybin, Derik, Gever'de olduğunu belirtti.

'Mirabel kardeşlere yapılanlar, bugün Cizre ve Sur'da yapılmak istenmektedir'

Kadınların, 18. ve 19. yüzyılda, Amerika'da 1857 yılında bir tekstil fabrikasında greve, direnişe girdiğini hatırlatan Tatar, "Nasıl ki devlet o zaman 129 kadını fabrikada yakarak infaz etmişse, bugün de Silopi, Cizre ve Sur bodrumunda aynısını yapmakta. Devletin cinsiyeti eril egemen zihniyettir. Mirabel kardeşlere nasıl ki tecavüz edip ölü bedenlerini teşhir etmek istemişlerse, bugün de Cizre'de, Sur'da aynı egemen güçler zavallılıklarını göstermişlerdir. Kadın bedeni üzerinden kendisini meşru kılmaya çalışan devlet, kendi kirli emellerine boğulmaya mahkûmdur bunu bugün var olan direnişte rahat görebiliriz" diye konuştu.

'Tecavüz şebekeleri kadın yaşam alanlarına virüs gibi yayılmakta'

Tatar, Türkiye'de tecavüzcü ve katillerin "saygın tutum" kılıfı ile serbest bırakıldığı sürece 18 yaşındaki lise öğrencisi Cansel Buse haberlerini duymaya devam edeceğini söyledi. Cinsel saldırıya uğrayan Cansel'in bu durumu okul yönetimine söylediğini hatırlatan Tatar, "Bu olayın üstü kapatılıyor. Üstelik polis tutanaklarına 'sınav stresinden dolayı intihar etti' diye yazılıyor. Ancak ne garip ki yine polis olan babasının tabancasıyla kendi yaşamına son veriyor. Gücünü yine devletten alan, birebir devletin yürüyen kurumları olan bu zihniyet, bugün Kürdistan'da kadının vermiş olduğu direnişi ve mücadeleyi görmekte ve müthiş korkmaktadır" ifadesinde bulundu.

'8 Mart ruhunu, kadın direniş ve örgütlüğüyle yaratacağız'

Tatar, "Komplocu zihniyet nasıl ki İnanna'dan icatlarını tecavüzle gaspla almışsa, bugün bu zihniyetin aynısı Paris'te, Kürdistan'da, Rojava'da yapmaya çalışmıştır" diyerek, kadınların öfkesi ve iradesinin bu komploları tümden boşa çıkarttığını söyledi. "Bugün kadınlar Cizre'de Berivan, Amed'de Sara, Dersim'de Zarife, Silopi'de Seve, Türkiye'de Ekin Ceren ve Dilan Kortak, Rojava'da Arin Mirxan, Avrupa'da Sara, Rojbin, Ronahileşiyor " diyen Tatar, eril zihniyete karşı 5 bin yıllık biriken öfkenin katlandığını ve kadın mücadelesinin bir o kadar da büyüdüğünü vurguladı. Tatar son olarak, "8 Mart ruhunu kadın direniş ve örgütlüğüyle, yaratacağımız özgür yaşam alanlarımızda kadınca rengimizle, irademizle buradayız, kararlıyız, kazanacağız" dedi.

(gö-ead/za/ns)



Paylaş
Diğer başlıklar

EN ÇOK OKUNANLAR