Gel gel tiyatroya gel!
İSTANBUL /AĞRI (DİHA) - Teatra Jiyana Nû oyuncuları, Dünya Tiyatrolar Günü dolayısıyla yaptıkları açıklamada, "Biz Kürt tiyatrocuları için bugün sadece dünya tiyatrolar günü değil, yoldaşlarımızın, Kürdistan'da direnenlerin, sonsuz yolculukları ile ortaya çıkarttıkları hakikatin sanatsal imgeye dönüştürme günüdür" diye belirtti. Kadıköy'de yürüyüş düzenleyen tiyatrocular, "Gel gel tiyatroya gel" diyerek, tiyatronun yeni bir hayatın müjdesini içinde barındırdığına dikkat çekerken, Ağrı'da ise Sema Kültür Merkezi Tiyatro Grubu açıklama yaptı.
Teatra Jiyana Nû oyuncuları, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü nedeniyle Mezopotamya Kültür Merkezi'nde (MKM) basın toplantısı düzenledi. Toplantıda açıklamanın Kürtçesini Tiyatro oyuncusu Rugeş Kırıcı, Türkçesi'ni ise tiyatro oyuncusu Yasemin Karadağ yaptı. Günümüzün kapitalist dünyasında tiyatro ve diğer sanat alanlarının bütünlüklü yapısından koptuğunu ve parçacıklar halinde sürdürülmesinin olanaksız olduğunu söyleyen Karadağ, bu durumu "tiyatronun ölüm hali" olarak değerlendirdi.
'Bugün hakikatin sanatsal imgeye dönüştürme günüdür'
Bu günün kendileri açısından Kürdistan'da direnenlerin bıraktıkları ile bütünleşme günü olduğunu belirten Karadağ, "Biz Kürt tiyatrocuları için bugün sadece dünya tiyatrolar günü değil, yoldaşlarımızın, Kürdistan'da direnenlerin, sonsuz yolculukları ile ortaya çıkarttıkları hakikatin sanatsal imgeye dönüştürme günüdür. Halkın direniş destanlarının perspektifi ile yeni bir tiyatro yaratma günüdür" dedi.
Kadıköy'de yürüyüşlü kutlama
Kadıköy Tiyatro Platformu da Kadıköy rıhtımdan Kalkedon Meydanı'na yürüyüş düzenledi. Yürüyüş esnasında sık sık, "Gel gel tiyatroya gel", "Oynaya oynaya kazanacağız" sloganları şarkılar eşliğinde söylendi. "Seviyorsan git bilet al bence", "Büyük devlet yoktur, büyük Kültür vardır", "İnsanı insana tanıtmanın en kolay yoludur" dövizlerinin taşındığı yürüyüşte tiyatrocular renk renk kostümlerle günlerini kutladı. Kadıköy Tiyatro Platformu adına açıklamayı okuyan tiyatrocu Enis Fosforoğlu, tiyatronun gelecek kurgusunun bombalar altında denizlerde yitip gittiğini söyleyerek, "Geleceği bugünden biçimlendirirken gözlerimiz köreliyor. Bölgemizde bomba ya da ağır silahlarla 13 binin üstünde çocuk katledildi. Ege'nin mavi sularında günde ortalama iki çocuk savaştan kaçan aileleriyle can veriyor" dedi.
'Tiyatro yeni bir hayatın müjdesini içinde barındırır'
Tiyatroya bu koşullarda daha fazla ihtiyaç olduğunu belirten Fosforoğlu, "Her karanlık dönem kırılgandır ve kitlelerin küçük bir fiskesiyle birlikte yerle bir olur. Bunu bildiklerinden, önlemlerini bunun üzerinden şekillendirirler. Oysa tiyatro, tüm çirkin kurguları bertaraf etmekle kalmaz yeni bir hayatın müjdesini de içinde barındırır. Daha fazla kirlenmeden ve daha fazla yok olup gitmeden önce bir şansımız daha olabilir; çocuklarımız ve çocuğumuz için" diye konuştu.
Ağrı Belediyesi Sema Kültür Merkezi Tiyatro Gurubu, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü dolayısıyla Sema Kültür Merkezi Tiyatro Salonu'nda basın açıklaması yaptı. Açıklama yapan Nevzat Aslan, tiyatro ritüellerinin yıllar içinde evirilerek günümüze ulaştığını söyleyerek, "Ancak maalesef şimdi tiyatronun nefesi şiirler, ezgiler, hareketler, cümleler, kelimeler yaratacak kudrette değil. Sadece soluk alıp vererek hayatını pasif halde devam ettirmeye çalışıyor" dedi.
Kürdistan özelinde tüm ezilen halkların doğasının, tarihinin, kültürünün tahrip edildiğini, halkların ve inançların kutsal mekanlarına ve değerlerine yönelik büyük bir saldırı olduğunu söyleyen Aslan, "Taziyelerinin ilahisiz ve duasız bırakıldığı, ritüelsiz bırakılmış toplumların hakikat mücadelesi yeni direnişçi Kawa'ların omuzlarındadır. Kawa, Mazlum Doğan, Arîn Mîrxan, Mehmet Tunç, Ekin Van ve daha niceleri hakikat meşalesiyle zulmü aydınlığa çıkarttılar. Yekta Herekol ve Hêvî Şanoger biz tiyatro yoldaşlarına tiyatronun elindeki meşaleyi hatırlattılar. Direniş ve tiyatroyu ayrılmaz bütünlüklü bir yapı olarak önümüze koydular. Bu duygularla biz Kürt tiyatrocuları için bugün sadece dünya tiyatro günü değil, yoldaşlarımızın sonsuz yolculukları ile ortaya çıkardıkları hakikati sanatsal imgeye dönüştürme günüdür, bugün onların bize bıraktıkları direniş mirasıyla zulme karşı bir olma günüdür" diye konuştu.
(ai-aht/za/ns)
