Danuk rengini hayattan dağdan ovadan alıyor
İSTANBUL (DİHA) - İsmini Kürtlerin buğdayla yaptıkları yöresel yemek “danuk”tan alan Danuk Müzik Grubu albüm hazırlığında. İkisi Rojava’dan ikisi kuzeyden 4 genç müzisyenin kurduğu grup, isimlerini aldıkları “buğday” gibi yaşamın içinden şarkılar söyleyecek.
Danuk Müzik Grubu, Kürt kültürünün folklorik ezgileri ile yapacakları ilk albümlerinin hazırlığında. İsmini Kürtlerin buğdayla yaptıkları yöresel yemek “danuk” tan alan müzik grubu Suriye'de savaş öncesinde Haseke Üniversitesi'nde müzik bölümünde okuyan ve aynı zamanda çocukluk arkadaşı olan Hozan Peyal ve Ferhad Feysal tarafından İstanbul’da tanıştıkları Gül Temiz ve Faysal Macid ile birlikte kuruldu. Kuruldukları günden Kürt müziğinin geleneksel ezgilerini ve eserlerini yorumlayan grup kuruldukları günden bu yana İstanbul’da bir çok konser verdi. Grup konserlerinde dinleyicilerine danuk pişirip dağıtmayı da ihmal etmiyor.
'Hiçbir karşılaşma tesadüfi değil'
Grubun ismini belirleyen ise grubun üyesi Rojavalı Hozan Peyal. İsim fikrini çocukluğundan beri etrafında toplanıp 'çiroklar' söyledikleri danuk yemeği pişirilme zamanlarından esinlendiğini söylüyor. Peyal hikayesini ise şöyle anlatıyor: "Rojava'da başlayan savaş ile birlikte okulu bırakmak zorunda kaldım. Bu durum bizi çok üzdü ve savaşın yeni başladığı dönemlerde küçük bir okul kurarak, çocuklara müzik eğitimi vermeye başladık. Esad rejimine bağlı askerler bir süre sonra bizi askere gitmek için zorlamaya başlayınca biz de Haseke'den çıktık ve Türkiye'ye geldik."
'Danuku pişirmenin verdiği heyecanla müzik yapıyoruz'
Grubun kurulma serüvenini anlatan Feysal ise "Bizi buluşturan ortak değerimiz olan müzikti. Tanışmamız tesadüfi değil bence olması gereken her şey gibi bir araya geldik. Beraber müzik yapmaya başladık ve 'Danuk' grubunu kurduk" diyor. Danuk'un tüm Kürt çocuğunun çocukluğunun bir parçası olduğunu söyleyen Feysal, "Biz yaşama ve kültüre buğdayı ekerek başladık, buğdayı kaynaktık ve yedik, danuk yaşamın, kültürün temel noktasıdır. Danuk pişirildiği zaman çocukluğumuz da nasıl bir araya gelip şarkılar, hikayeler söylüyorsak şimdi de çocukluğumuzdaki Danuk'u pişirmenin verdiği heyecan ile müzik yapmak için bir araya geldik" diye anlatıyor.
Üniversite okudukları dönemde küçük bir grupları olduğundan bahseden Feysal, Esad rejimin Kürt ezgilerini yasaklamasının acısını yaşadığını anlatıyor ve ekliyor: "Suriye'de Kürtçe müzikler söylemek yasak olduğu için biz de sadece kendi öz ritimlerimizle ezgiler çalmaya başladık. Herkes kendi kültüründe kendini geliştirmeye çalışıyordu, biz de Kürt kültürünün folklorik müziğinde kendimizi geliştirmeye çalıştık. En büyük hayallerimizden biri de üniversiteyi bitirip Avrupa'da yüksek lisans yapmak. Kürt Folklorik müziğini geliştirmek, dünyaya sesimizi duyurmaya çalışmaktı."
'Meydeki o ince tını kadın ruhunu yansıtıyor'
Grup üyesi Gül Temiz ise çaldığı meyle kadının öfkesini ve isyanını Danuk’un müziğine kattığını söylüyor. Mey sesindeki ince tınının kadının hem öfkesi hem sevinci hem de isyanı olduğunu ifade eden Temiz, "Meydeki o ince tını kadın ruhunu yansıtıyor bence” dedi.
'Arabesk, müzik kültürümüzü öldürüyor'
Kürt müziğinin son dönemlerde çok fazla yabancılaştığını ve Danuk grubuyla öz ezgilere dönmeyi hedeflediklerinden bahseden Faysal Mecid ise "Farklı renklerimiz var, bunu müziğimize de yansıtmak istiyoruz" dedi. 80 darbesiyle beraber arabesk müziğin yaygınlaştığını ve bununla beraber arabesk tarzın Kürt müziğine yansıdığına değinen Mecid, "Kürt müziğinin özünde arabesk yok. Bu tarz müzik kültürümüzü öldürüyor. Danuk arabeskten uzak öz Kürt müziğini yansıtacak" diye belirtiyor.
'Müziği kendi rengimizle yansıtmak istiyoruz'
Danuk grubunun asıl amacının Kürt folklorik müziğini özüyle buluşturarak dünyaya tanıtmak olduğunu anlatan Mecid, "Dört parça Kürdistan'a baktığımızda birbirinden çok farklı ritimleri var. Bizim yaptığımız müziklerdeki ritimler rengini hayattan, dağdan, ovadan alıyor" diyor. Kürt kültürünün asimile politikaları ile yok edilmeye çalışıldığından bahseden Mecid, " Ne kadar asimile edilmeye çalışılsa da ritimlerimiz hayatın bir parçasından olduğu için kaybettiremiyorlar. Müzikler halkın yaşam tarzlarından ortaya çıkıyor ve halkın yaşam tarzlarını yansıtıyor. Biz Danuk olarak da öz kültürü ve müziği kendi rengimizle yansıtmak istiyoruz" diye konuştu.
(eç-ead/çk/fç)