DİHA - Dicle Haber Ajansı

MERSİN (DİHA) - Mersin'de yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Santral için devam eden ÇED olumlu raporunun iptal davası kapsamında Bakanlık tarafından oluşturulan bilirkişi heyeti, 11 Temmuz tarihinde Akkuyu'da incelemede bulunacak. Mersin'de bulunan çevreciler ise sürecin takipçisi olacaklarını söyleyerek, bilirkişi heyetine itiraza hazırlanıyor.

Türkiye'nin ilk Nükleer Santrali olan ve Ruslar tarafından yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Santrale karşı tepkiler devam ederken, AKP hükümeti santrali yapmakta ısrarlı. Yurttaşların, meslek odalarının ve çevrecilerin açtığı ÇED olumlu raporunun iptal davası kapsamında Bakanlık tarafından oluşturulan bilirkişi heyeti 11 Temmuz tarihinde Akkuyu'da incelemede bulunacak.

Bilirkişi ücretlerini yatırdık

2023 yılında devreye girmesi beklenen santral için çevreciler tarafından açılan bir çok davaya rağmen yapımına devam edildiğini belirten Mersin Nükleer Karşıtı Platformu (NKP) Dönem Sözcüsü Erkan Demir, Akkuyu Nükleer Santrali için hazırlanan ÇED raporuna karşı hem yurttaşların hem de meslek odaları olarak itiraz ettiklerini belirtti. 1 Aralık 2014 tarihinde "ÇED olumlu kararının" iptali için itiraz ettiklerini dile getiren Demir, çok yüksek meblağda bilirkişi ücretleriyle karşı karşıya geldiklerini ve kendilerine talep edilen 90 bin TL üzerindeki bilirkişi ücretlerini yatırdıklarını aktardı.

'Sahte imzalar unutuldu'

Türk Mühendisler Odası Birliği'nin tespit ettiği ÇED'deki sahte imzalar somut olmasına rağmen teknik olarak iptal edilmesi gerekirken iptal edilmediğini söyleyen Demir, Danıştay tarafından bilirkişi kararı alınarak, 11 Temmuz 2016 tarihinde Akkuyu'da incelemelerde bulunacağını aktardı. 4 Şubat 2016 tarihinde bu kararın alındığını ifade eden Demir, tebligatların kendilerine yeni ulaştığını ve bilirkişi heyeti oluştuğunu ve heyette 15 kişinin yer aldığını belirtti.

NKP bilirkişi heyeti için itiraza hazırlanıyor!

Usulen sahte imza kullanıldığı için ÇED raporunun iptal edilmesi gerektiğini dile getiren Demir, " Daha önce birçok itirazlarımız var. Bu itirazlarımıza ilişkin Bakanlık tarafından değerlendirilmeye bile alınmadı. Bilimsel olarak bize sorduğumuz sorular noktasında cevaplar verilmedi" dedi. Gelinen aşamada Bakanlığın üstten bir "Ben her şeyin üzerindeyim, ben karar verdim. İnşaat süreci de başladı" diye bir süreç yaratıldığını belirten Demir, " Yargıya elbette güveniyoruz fakat bu sürecin karar mercileri noktasında siyasi baskıların söz konusu olduğunu düşünüyoruz ve bu yüzden peşini bırakmayacağız" ifadelerinde bulundu. Bilirkişi heyetinde yer alan uzmanların hükümet yanlısı olabilme ihtimaline karşı araştırma yaptıklarını ifade eden Demir, seçilen uzmanlar içinde önümüzdeki günlerde itirazda bulunacaklarını söyledi.

'Sürecin takipçisi olacağız'

Bilirkişi heyetinin hazırlayacağı raporun çok önemli olduğuna da değinen Demir, "Bizim yaptığımız itirazlara ilişkin teknik cevapları verecek ekip bu heyet. Bu heyet bizim Akkuyu yapılmaması için sunduğumuz gerekçeleri tarafsız bir şekilde bilimsel olarak açıklayabilecek, olumlu ya da olumsuz yönde hâkimleri yönlendirecek" dedi. Yapılacak incelemenin teknik bir inceleme olduğunu ifade eden Demir, ÇED'teki yapılan yanlışların ortaya çıkacağına inandıklarını belirtti. Bu süreçte oluşacak kamuoyunun çok önemli olduğuna da değinen Demir, sürecin takipçisi olacaklarını kaydetti.

'Bilirkişi ücretleri hak mücadelesini engelliyor'

Mersin Çevre ve Doğa Derneği üyesi avukat Semra Kabasakal'da çevre davalarında en büyük sıkıntılarının bilirkişi ücretlerinin yüksek olması olduğunu vurguladı. Çevre davalarında bilirkişi ücretlerinin 15 ile 20 bin TL arasında değiştiğini fakat Akkuyu Nükleer Santral'de ise bu ücretin 85 bin TL üzerine çıktığını aktardı. Akkuyu dava sürecinin bilirkişi ücretlerini yatırmak için birçok çalışma yürüttüklerini ifade eden Kabasakal, davaların yüksek ücretli olmasının hak mücadelelerinin önünü engellediğini söyledi. Akkuyu ile ilgili kendilerine de bilirkişi heyetinin geleceğine dair tebligat geldiğini de sözlerine ekleyen Kabasakal, MERÇED olarak bilirkişi heyetine itiraza hazırlandıklarını belirtti.

Heyette yer alan uzmanlar

Keşfi yapacak bilirkişi heyetinde ise Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Nükleer Bilim Enstitüsü Bölümünden Prof. Dr. Niyazi Meriç ve Prof. Dr. Haluk Yücem, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Ayşe Nilsun Demir, Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Yusuf Kaan Kadıoğlu, İstanbul Teknik Üniversitesi Enerji Enstitüsü Nükleer Araştırmalar Ana Bilim Dalından Prof. Dr. Üner Çolak, İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. İsmail Toröz, Prof. Dr. Kadir Alp ve Prof. Dr. Mustafa Sait Yazgan, İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Abdullah Hayir, İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin, İstanbul Teknik Üniversitesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Bölümü Ana Bilim Dalından Prof. Dr. Lütfiye Eryılmaz, İstanbul Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. İlhan Kocaarslan, İstanbul Teknik Üniversitesi mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Ali Osman Öncel, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Çevre ve orman Hukuku Ana Bilim Dalından Prof. Dr. Yusuf Güneş ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Bölümünden Prof. Dr. Mustafa Nemci İlhan yer alacak.

(ba/hk/mö)