Heskif’i bitirmek için hileler devam ediyor
ÊLİH (DİHA) - Baraj yapılarak sular altında bırakılmak istenen Êlih'in tarihi Heskif ilçesinde insanların yerlerini terk etmesi içinde türlü yollara başvuruluyor. İş imkanları ortadan kaldırılan ve arazileri yok pahasına kamulaştırılan insanların bir kısmına da “baraja karşı ses çıkarmamaları” koşulu ile İŞKUR marifetiyle rüşvet verildiği ileri sürüldü.
Dicle Nehri üzerinde yapımına devam edilen Ilısu Barajı nedeniyle Êlih’in (Batman) Heskîf (Hasankeyf) ilçesinde yaşayan yurttaşlar zorla göçe tabi tutuluyor. Heskîf halkının baraj istemediğini ve göçe karşı direndiğini bunun üzerine devletin halkın sosyal ve ekonomik alanlarını daralttığını belirterek duruma tepki gösteren Hêskîf’i Yaşatma Derneği üyesi Murat Tekin (37), bu planın hayata geçirilmesi için kentin can damarı olan Tarihi Heskîf Kalesi ve ardından Dicle Nehri kenarında bulunan çardakların kapatılarak turizmi bitirildiğine işaret etti.
‘Ya şartlarımızı kabul ederseniz ya da…’
Hêskîf’ten kimsenin taşınmak istemediğini söyleyen Tekin, devletin halkın evlerini ve arsalarını çok ucuza aldığını ifade etti. Tekin, “Mesela bir dükkânı 7 bin TL gibi komik bir rakama aldılar. Arsalarımızın metrekaresi 550 TL’ye devlet tarafından satın alınırken yeni Heskîf’te ise devlet bize metrekareyi 15 bin TL’ye istimlâk ediyor. Devlet bize aba altından soba gösteriyor. Çünkü yeni Heskîf’te evler ilana çıktı ve hak sahipleri bir hafta içinde başvuruda bulunmazsa o hakkını kaybedecek. Devlet ‘Sizler önereceğimiz fiyatlarla bu konutları almazsanız biz bir ay içerisinde başkasına satarız. Ya bu fiyatlara alacaksınız ya da başkasına satarız’ şeklinde halkı tehdit ediyor" dedi.
'Halk göçe zorlanıyor'
Heskîflilerin hiçbir zaman baraj istemediğini söyleyen Tekin, barajla insanların zorla göçe tabi tutulduğunu dile getirdi. Tekin, "Devlet Heskîf'i bitirmek için ilk önce kentin can damarı olan Tarihi Heskîf Kalesi'ni ve ardından Dicle Nehri kenarında bulunan çardakları kapattı. Bu plan dört beş yıl devam etti. Halk da bu nedenden dolayı ekonomik sıkıntılar yaşamaya başladı. Devlet de bunu kendi açısında olumlu değerlendirdi. Yani Heskîfliler baraja ve göçe mecbur bırakılıyor” diye konuştu.
‘Buradaki halka tüccar mantığıyla yaklaşıyor’
Devletin yaptığı binaların çürük ve değerinin üstünde bir fiyata kendilerine satılmaya çalışıldığını aktaran Tekin, “Daireleri bize 130 bin lira gibi çok yüksek bir fiyata satıyorlar. TUİK verilerine göre Heskîfliler Türkiye’nin en fakir ikinci ilçesi durumunda. Biz bu kadar parayı nereden bulacağız. Yeni Heskîf’te de halka hiçbir vaatte bulunulmuyor. İnsanlar orada geçimini nasıl sağlayacak. Devlet bize tam bir tüccar mantığıyla yaklaşıyor” ifadelerini kullandı.
İŞKUR vasıtasıyla rüşvet iddiası
Güvenlik gerekçesiyle ismini vermek istemeyen başka bir yurttaş ise İŞ-KUR bünyesinde onlarca Heskîf’li yurttaşın işe alındığını ve bunların hiçbir iş yapmadan evde oturduklarını, buna rağmen her ay maaşlarını aldıklarını iddia etti. Yurttaş, "Devletin böyle bir yönteme başvurma nedeni ise yapımına devam edilen Ilısu Barajı’na karşı halkı tepkisizleştirmektir. Heskîfliler seslerini çıkardıkları takdirde İŞ-KUR tarafından işten kovulacaklarını bildikleri için seslerini çıkarmıyorlar. Devlet maaş karşılığı halkı teslim almıştır” dedi.
(ab-mr/ao/kk)
