Kent Bostanı'nda ilk hasat memnun etti
SEMRA TURAN/DEVRAN TOPTAŞ
AMED (DİHA) - Amed Büyükşehir Belediyesi tarafından Sûr'daki yasaktan dolayı mağdur edilen ailelerin faydalanması ve mevsimlik işçi göçünün önüne geçmek amacıyla hayata geçirilen Kent Bostanı'nda ilk hasat toplanmaya başlandı. Organik tarım yaparak hem ihtiyaçlarını karşılayan hem de gelir eden aileler, projeden memnun ve bu tür projelerin Kürdistan'ın tamamında hayata geçirilmesini istiyor.
Amed (Diyarbakır) Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikaları ve Yerel Ekonomiyi Güçlendirme Daire Başkanlığı tarafından Dicle Nehri kıyısında 300 dönüm üzerinde oluşturulan 3'üncü Kent Bostanı'nda hasat başladı. Amed'in Sur ilçesinde yasaktan dolayı mağdur edilen aileler ile mevsimlik işlerde çalışan aileleri istihdam etmek amacıyla hayata geçirilen proje bekleneni verdi. "Doğduğumuz Topraklarda Doymak İstiyoruz" şiarıyla başlatılan proje kapsamında, domates, biber, patlıcan, fasulye, bamya, salatalık, karpuz, kavun ve susam yetiştirilirken, ailelerin topladığı ürünler, kentin farklı noktalarında kurulan pazarlarda satılıyor.
İhtiyaçları belediye karşılıyor
Kent bostanında, Sur'daki evlerini terk etmek zorunda kalan ailelerin yanı sıra mevsimlik tarım işçileri de faydalanıyor. Proje kapsamında aileler komün şeklinde üretim yaparken, proje ile mevsimlik göçün ortadan kaldırılması amaçlanıyor. Proje kapsamından her aileye ihtiyaç temelinde arazi ayrıldı. Ailelerin tüm ihtiyaçları belediye tarafından karşılanıyor.
Aileler memnun
Kent Bostanı'na gelen aileler, belediyenin servis aracı ile sabah 07.00'da araziye gelerek, akşam 19.00'da yine servis aracı ile evlerine bırakılıyor. Belediye bostana giden ailelere, içme suyunu da tankerlerle götürüyor. Ayrıca bostanlara seyyar tuvaletler de kuruldu. Gün boyu arazide olan aileler, sıcaklardan dolayı kendilerine ağaçlardan çardak yaptı. Kent Bostanı projesinden aileler son derece memnun. Ve bu tür projelerin çoğalmasını istiyor. Yaklaşık 3 aydır bostanda ekim yapan ve şu anda ürünleri toplayan yurttaşlardan Abdulkadir Bıçak (48), 8 çocuk babası. Sur'un Ben u Sen Mahallesi'nde oturuyor. Çocuklarının tümü öğrenci. Her yıl yaz mevsimiyle birlikte çocuklarını da alarak Türkiye'nin bir çok iline tarım işçisi olarak gidiyorlar. Bıçak, artık mevsimlik tarım işçisi olarak başka kentlere gitmek istemiyor.
Daha önce batıya gidiyorlardı
Bıçak, 3 ay önce Kent Bostanı için belediyeye müracaat ettiğini, müracaatın kabul edilmesinden sonra kendisine 10 dönümlük arazi verildiğini söyledi. Bıçak, verilen arazide meyve ve sebze fideleri başta olmak üzere her türlü ihtiyaçlarının belediye tarafından karşılandığını söyledi. İhtiyaçları olan tüm sebzeleri ektiklerini belirten Bıçak, geçen yıla kadar Türkiye'nin birçok iline giderek, mevsimlik tarım işçiliği yaptıklarını dile getirdi.
'Hem maddi hem manevi ihtiyacımızı karşılıyor'
Bıçak, "Belediyenin halka sunduğu Kent Bostanı projesi bizim için çok iyi. Daha önce tarım işçileri olarak gittiğimiz Türkiye illerinden çok zorluk çekiyorduk. Bizleri hor görüyorlardı. Kendi memleketimizde ekip biçtiğimiz ürünlerin hem maddi hem de manevi katkısı çok fazla. Gittiğimiz illerde ancak kendi karnımızı doyurabiliyorduk. Bize bir şey kalmıyordu. Eve tekrar parasız dönüyorduk. Burada hem toprağımızdan olmuyoruz hem de maddi olarak ihtiyacımızı karşılıyor" dedi.
Bıçak, ayrıca ektikleri ürünlerin pazarda satılması için belediyenin kendilerine ücretsiz araç verdiğini söyleyerek, belediyenin bu tür projelere daha çok yoğunluk vermesini istedi.
'Ektikleri ürünleri ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor'
Meryem Yavuz (63) ise Seyrantepe'de oturuyor. Bostanı eşi ile birlikte ekmiş. Aynı zamanda 11 çocuk annesi. Çocuklarının hepsi evli. Bostanın ekiminden tutalım ürünlerin toplanmasına kadar yaptıklarını anlatan Yavuz, yaşlı olmalarından kaynaklı yaşadıkları zorluklara dikkat çekti. Yavuz, elde ettikleri ürünler ile kışa hazırlık yaptıklarını, yine ürünleri ihtiyaç sahipleri ve çocuklarına bedava dağıttığını söyledi. Belediyenin kendilerine sunduğu projeden çok memnun olduklarını kaydeden Yavuz, doğa ile iç içe olmasından kaynaklı bostanın hastalığına da iyi geldiğini ifade etti.
'Kürdistan'ın genelinde bu proje hayata geçsin'
Ahmet Dokak (53), emekli, 4 çocuğu var. O da Sûr'daki yasaktan dolayı mağdur. Daha önce hiç bostan ekmemiş. Yasaktan dolayı maddi durumu kötü olmasından kaynaklı bostan için başvuruda bulunmuş. Ektikleri sebzelerin ürün verdiğini, pazar ve halde sattıklarını belirten Dodak, "Bostan çalışmamaktan daha iyidir. Hiç olmazsa kendi ihtiyacımızı karşılıyoruz. Belediyenin projesinden çok memnunuz. Kürdistan'ın genelinde böylesi projelerin hayata geçirilmesini istiyoruz. Bu projeler ile Kürdistan'daki işsizliğin önüne de geçilebilinir. Projenin bize büyük katkısı oldu. Bugün bostan olmasaydı perişan olurduk, geçinemezdik. Sûr'daki evimiz de gitti. Bostan ile en azından geçimimizi sağlayabiliyoruz. İnsanın memleketi her şeyden iyidir" dedi.
'Bostan projesinden memnunuz'
9 çocuk annesi Heza Öcal (53) ise Bağlar'da oturuyor. Yaklaşık 20 yıl her yaz Türkiye illerine giderek çocukları ile birlikte tarım işçiliği yapmış. Öcal, ektikleri ürünleri toplamaya başladıklarını ve sattıklarını söyledi. Bostanda günlerinin güzel ve verimli geçtiğini anlatan Öcal, ürünlerin kilosunu 1 veya 2 TL'den sattıklarını aktardı. Bundan sonra kış hazırlıkları için de kurutmalıklara başlayacağını ifade eden Öcal, "Halkın memleketinden iyidir. Halkın memleketine gittiğimizde kötü muamele ile karşı karşıyayız. Ama bizim belediye bize arazi veriyor. Kazancımız da oluyor. Bu nedenle projeyi destekliyoruz ve devamlı hale gelmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.
(fç/avt)
