Kadınlar: Kayyıma karşı direnmek boynumuzun borcudur
İSTANBUL (DİHA) - DBP'li 24 belediyeye kayyım atanmasına tepki gösteren kadınlar, saldırının aynı zamanda kadın iradesine yönelik olduğunu söyleyerek, "Yaşananlar bir sivil darbedir. Bu darbe karşısında direnmek boynumuzun borcu" dedi.
AKP hükümeti tarafından 24'ü Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) olmak üzere 28 belediyeye kayyım atamasına tepkiler gelmeye devam ediyor. Belediyelere atanan kayyıma tepki göstererek, sürecin hukuksuz bir şekilde işlediğini söyleyen kadınlar, başta kadınlar olmak üzere halkların bu durumu asla kabul etmeyeceklerini söyledi.
Kayyımları halkın iradesine el koymak olarak değerlendiren Filiz Karakuş, "15 Temmuz sonrası 'Demokrasi geliyor' diyenler aslında bir karşı darbe yaptılar" dedi. Devletin Kürt halkının iradesini işgal ettiğini vurgulayan Karakuş, "Belediyelere kayyım atandıktan sonra yaşananlar işgalin ne olduğunu net bir şekilde gözler önüne seriyor. Sanki bir savaş var da o belediyeler de savaş alanı ve düşman askerlerinden kurtulmuş gibi davranılıyor. Oysa o belediyelerin arkasında milyonlarca insanın emeği, iradesi var" diye konuştu. Kayyım atanan belediyelerin kadınların iradesini de temsil ettiğine dikkat çeken Karakuş, "Bu belediyelerde bir eş başkanlık sistemi var ve bu belediyelerin başkanı aynı zamanda kadın. Dolayısıyla bu aynı zamanda kadınların iradesine el koymaktır" diye ifade etti.
'Türkiye'deki belediyeler dayanışma göstermeli'
15 Temmuz'da gerçekleşen askeri darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL'in, hükümet tarafından tüm topluma uyguladığını ifade eden Fadime Çelebi ise "Kayyım atamasında demokratik olmayan bir zeminde yapılıyor. Binlerin, milyonların oy verdiği belediyelere hiçbir anayasal zemin olmadan, kayyım atanıyor. Seçilmişlere dönük Türkiye'nin iradesi tanımıyor" şeklinde konuştu. Kayyım atamanın çözüm olmadığını, halkın doğalında bu durumu protesto ettiğini kaydeden Çelebi, devletin "Kürdistan'a sömürgeciliği, faşist uygulamaları" çok ciddi bir şekilde uygulamaya çalıştığını ve kayyımlar da bunun bir parçası olduğunu söyledi. Bunun önüne geçmek için Türkiye'deki belediyelerin kayyım atanan belediyelerle dayanışma içinde olması gerektiğini vurgulayan Çelebi, "Bu kayyımların ne halk nezdinde nede biz kadınların nezdinde bir hükmü yoktur. Halk iradesi ile gelen ancak halk iradesi ile gider. Biz kayyımları tanımıyoruz" dedi.
'Yaşananlar bir sivil darbedir'
Özgül Saki de "Kürt tarihinin direnişi de dayanışma içinde olan tüm sınıfların direnişi de gösterdi ki, bunu hukuk zeminine göre yasalarla fiilen yapamayacaklar. Çünkü herkes direnmeye, sokakta olmaya, en doğal yaşam alanlarını korumaya kararlı" diyerek, belediyelere atan kayyımlara tepki gösterdi. AKP'nin muhafazakar bir rejim için çalıştığına ve kadınları ikinci plana atmak için, özellikle belediyelerde yer alan eşbaşkanlık sistemine karşı bir savaş içinde olduğunu dile getiren Saki, "Onlara göre kadın sadece ezilen cins olarak var ama biz direnmeye devam edeceğiz. Yaşananlar bir sivil darbedir. Bu darbe karşısında direnmek boynumuzun borcu" diye konuştu.
(eç/yk/kk)