Savaş ve OHAL emekçiye yük, üreticiye zarar getirdi
İZMİR (DİHA) - Mandalina hasadının başladığı Ege kentlerinde işçiler emek sömürüsünden, üreticiler ise savaş ve OHAL nedeniyle piyasalarda yaşanan belirsizlikten şikayetçi.
Türkiye'de Sonbahar mevsiminin kendini hissettirmesiyle birlikte İzmir, Aydın, Balıkesir, Muğla başta olmak üzere Ege bölgesinde mandalina hasadı başladı. Süren savaş ve OHAL nedeniyle piyasalarda yaşanan belirsizlik üreticilerde zarar kaygılarını had safhaya çıkarırken, tarlada çalışan işçiler ise yeni bir sömürü yükü ile karşı karşıya kaldı.
'Mandalinaları zararına vereceğiz'
Geçtiğimiz yıl kış şartlarının kendisi erken hissettirmesiyle nedeniyle mandalina hasadında zarar ettiklerini belirten tarla sahibi Zeki Yüzgeç, "Geçtiğimiz yıl ürün az olmasından kaynaklı fiyatlar oldukça iyiydi. Fakat bu yıl mandalina tarlalarında bolca ürün var. Ürünün bol olmasından kaynaklı mandalinan kilosu geçen seneye oranla baya düştü. Hallere mandalinanın kilosunu toptan 90 kuruşa zararına verilirken marketler 3,5 TL satacak. Bu fiyatta tarlalara harcadığımız masrafı dahi kurtarmaz" dedi.
'Savaş bizi çalışamaz hale getiriyor'
Fiyatlarının oldukça düşük olmasının üreticiyi ister istemez kaygılandırdığını vurgulayan Yüzgeç, "Bir diğer tedirginliğimiz ise Türkiye'de var olan OHAL. Rusya ile ilişkilerin düzeltilmesi çiftçiyi biraz sevindirse de Türkiye'de var olan savaş bizi iç piyasada çalışamaz hale getiriyor. Buda bizde bir panik havas uyandırıyor" dedi.
'Kötü ürüne dikkat'
Mandalinaların tarlalardan çıkış sürecini anlatan Yüzgeç, ürünün olgunlaşması için sadece güneşten faydalandıklarını ifade etti. Yüzgeç, piyasada birçok üreticinin "Karpit" adı verilen ilaçlarla ürünleri yapay yollarla olgunlaştırdıkları ve bunun da piyasaya kötü ürünün sürülmesine neden olduğunu kaydetti.
15 saatlik emeğin karşılığı 50 TL
Karaburun İlçesine bağlı Bozköy'de bulunan mandalina tarlalarında çalışan işçiler ise karşı karşıya kaldıkları sömürüden şikayetçi. Hiçbir sosyal güvenceleri olmayan işçiler, günde yaklaşık 15 saat 50 TL gibi cüzi bir para karşılığında ter döküyor. Mandalina tarlalarının şehir merkezine uzak olmasından kaynaklı işçiler genelde tarlalarda yatıp kalkarken, çalışma şartları nedeniyle çoğu işçide sağlık sorunları baş gösteriyor. Tarlalarda çalışan çocuk işçiler de sömürü çarkının diğer bir sonucu.
'Emeğimiz sömürülüyor'
Mandalina tarlasında yıllardır emekçi olarak çalışan Hakan Şentürk, mandalina toplarken genelde ellerini kestiklerini ancak kesiklere rağmen çalışmak zorunda olduklarını söyledi. Sabah saat 06.00'da iş başı yaptıklarını belirten Şentürk, "12 saat boyunca güneş altında tozun toprağın içinde çalışıyoruz. Mecbur olduğumuzdan dolayı emeğimiz bu şekilde sömürülüyor. İş bitiminden sonra yaklaşık üç saat ürünleri yüklemek için uğraşıyoruz. Yaklaşık her gün az bir ücretle 15 saat çalışıyoruz" dedi.
'Öfkeliyiz …'
Göktuğ Şentürk de, günde 6 kişi ile birlikte yaklaşık 2 ton mandalina topladıklarını ifade ederek, emeklerinin karşılığını alamadıklarından dolayı ise bir hayli öfkeli olduklarını söyledi. Tarlada tozun toprağın içinde sağlıksız şartlarda yemek yaptıklarını belirten Şengül, mide rahatsızlıkları yaşadıklarının altını çizdi.
(gö/cnö/eb)