Yüksekdağ: Türkiye uçuruma sürükleniyor
AMED (DİHA) - Amed Büyükşehir Belediyesi önünde halkın sürdüğü direnişte yer alan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel saldırıları "darbe" olarak niteledi. Yüksekdağ, halk iradesine açık bir saldırı olduğunu belirterek, "Başkanlık rejimi, başkanlık dayatması adı altında Türkiye bir felakete, bir uçuruma doğru sürükleniyor" dedi.
Amed (Diyarbakır) Büyükşehir Belediye eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı'nın gözaltına alınması ve ardından belediye binasının polisler tarafından kuşatılması ile başlayan eylemler sürüyor. Belediye önünde toplanan kitleye ve seçilmişlere dönük saldırılara karşı direniş giderek büyüyor. Belediye önüne gelen HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile birlikte DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, HDP'li milletvekilleri Ziya Pir, Dirayet Taşdemir, Besime Konca, Ferhat Encu, Leyla İmret, Ayşe Acar Başaran, Behçet Yıldırım ile DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, DBP ile HDP il, ilçe yöneticileri de yapılacak açıklama için hazır bulundu. Tuncel ve Yüksekdağ, ablukaya rağmen açıklamada bulundu.
'Dünyada Kürt halkına dönük düşmanlık'
Uzun süredir AKP'nin demokratik siyasete yönelik baskı ve zor politikalarını uyguladığını ifade eden Sebahat Tuncel, "AKP hükümeti 15 Temmuz'u bahane ederek siyasi darbesini katmerleştirmiştir. Irak Kürtlerine karşı düşmanlık, Rojava'da Kürt halkına yönelik düşmanlık, dünyada Kürt halkına dönük düşmanlık. Düşmanlığını kirli politikasıyla sürdürüyor. Saldırıları, düşmanlığı şimdi Kürt halkının kazanımlarına kadar varmıştır. Biz tüm saldırılara karşı şimdiye kadar demokratik siyasetten vazgeçmeyişimizin sonucu olarak yüzde 12 oy almışız. AKP bu sonucu ortadan kaldırmak için ülkeyi darbeye sürüklemiştir" dedi.
'Protesto hakkımız elimizden alınıyor'
AKP'nin kirli politikası ile ülkenin işkencehaneye dönüştüğüne dikkat çeken Tuncel, şöyle devam etti: "Şimdi burada karşılaştığınız manzara bunun en açık örneğidir. Halkın iradesine yaklaşım göz önündedir. Eşbaşkanlarımız hukuksuz gözaltına alındığı için buradayız. Halka hizmet ettikleri için gözaltına alındılar. Biz barışçıl bir anayasa istediğimiz için mücadele ediyoruz. Asıl bölücülük ve terörizmi uygulayanlar AKP hükümetidir. Belediyelerimize zorla el koyuyor, protesto hakkımızı elimizden alıyorlar. Bir an önce bu hukuksuzluğa son verilmeli."
'Halkın demokratik mevzileriyle oynanıyor'
HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ ise, Anlı ve Kışanak'ı gözaltına alan zihniyeti kınayarak, AKP hükümetinin her bir aşamada toplumun sinir uçlarıyla oynadığını ifade etti. Yüksekdağ, "Her bir aşamada barış, demokrasi ve halkın demokratik mevzileriyle oynadılar. Her aşamada kendi egemenliklerinin tesisi için bildikleri tüm kirli yöntemleri devreye koydular. Bugün de başka bir yöntemle karşı karşıyayız. Halk iradesine açık bir saldırı var. Şu an açık bir darbe ve açık bir rejim ile karşı karşıyayız. Kimse bu durumu, yaşadığımız bu günleri normal siyasal meşru demokratik bir süreç ve rejim olarak satmaya, dünyaya ülkeye halklara böyle anlatmaya çalışmasın. Başkanlık rejimi başkanlık dayatması adı altında Türkiye bir felakete bir uçuruma doğru sürükleniyor. Bölgesel bir savaşa, içerde bir savaşa ve kaosa doğru sürüklendi ve bu savaş ortamı aşama aşama, adım adım siyasi iktidar tarafından derinleştiriliyor" şeklinde konuştu.
'Halkçı belediyecilik yapmanın bedeli ödeniyor'
"Bugün bir büyükşehir belediyesinin seçilmişlerinin gözaltına alınmasının, bu savaşı derinleştirmekten başka hiç bir anlamı yoktur" diyen Yüksekdağ, şunları aktardı: "Bu siyasi iktidar Türkiye'yi bölmüş ve halkla bağını koparmıştır. Halkçı belediyecilik yapmanın bedeli ödeniyor. Hırsızlık, yolsuzluk yapmamanın, ihaleye fesat karıştırmamanın bedeli, faturası ödeniyor. Biz halkçı belediyeciliğin faturasını her yerde ödedik, bundan gurur duyarız. Ama siz bu durumu halka nasıl açıklayacaksınız. Diyarbakır'ın yüzde 60'ına nasıl açıklayacaksınız. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne kayyım atamanın da bir hazırlığıdır. Böyle bir rezaleti kabul etmemiz beklenemez" dedi.
'Kışanak sizden beter darbeciler gördü'
Kışanak'ın Darbe Komisyonu'nda konuştuğu aynı gün darbe ile karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Yüksekdağ, "İktidar 'Artık darbenin ipleri benim elimde' diyor. Kürt halkının soylu duruşu olmasaydı bu memleket ne olurdu. Vicdan sahibi olan bu soruyu sorsun. Gözaltına aldığınız Kışanak, sizden ne beter darbecileri gördü. Halk kendi siyasi gücünü yarattı. Her darbeye karşı durdu bu halk. Darbeciler gidecek, bu halkın seçilmişleri kalacak. İrademize, oyumuza sahip çıkma çağrısı yapıyoruz. Bugün de yarın da sokaklarda olacağız. Demokrasi ve özgürlükler için halklarımız hakkına sahip çıkmaya devam edecektir" diye konuştu.
'İrademiz serbest kalana kadar buradayız'
Konuşma ardından DBP ve HDP Eş Genel Başkanları ve beraberindeki vekiller ile halk "Direne direne kazanacağız" sloganları ile yürüyüşe geçti. Ardından kendi aralarında değerlendirme toplantısı yapıldı. Toplantı ardından konuşan HDP Amed Milletvekili Çağlar Demirel, "İrademiz serbest kalana kadar buradayız. Nöbet eylemimiz süresiz devam edecek. Türkiye'nin her yerinde Amed'te yapılan bu darbeye karşı direnmeye, mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Bekleyişimiz devam edecek" diyerek, nöbet eylemi başlattıklarını açıkladı.
Halkın belediye önünde bekleyişi devam ediyor.
(ekip/fç/pu)